Geçirdiğimiz bu belirsiz dönemde, beni en çok mutlu eden şeylerden biri baharın gelişi diyebilirim. Havaların ısınması ve farklı renklerin ortaya çıkışı ile beraber canlı ve mutlu hissediyorum. Güneşin doğaya ve insana verdiği güzel bir enerji var… Keşke hiç bitmese dedirten türden bir enerji bu ama bitince de üzülmüyorsunuz çünkü her mevsim çok güzel. :) Zaten Kıbrıs’ta bahar o kadar kısa sürüyor ki…
Tabi ki bu enerji ve canlılık, tasarım dünyasına da yansıyor… Çeşitli ürünlerin tasarımını ve bu ürünlerin bir bütünde ilham verici bir şekilde bir araya gelişini hayranlıkla takip ediyorum. Her ürün, rengi veya tarzı ne olursa olsun, kullanıcı ve tasarımcı sayesinde bir mekânda yerini buluyor. Bunun farklı örneklerini gerek hazırladığımız veya bitirdiğimiz projelerde görmek, gerek sosyal medyada görmek bana çok ama çok fazla mutluluk veriyor.
Bu güzel duygularla birlikte, içimden bu keyifli konuyu çalışma arkadaşım, Bireysel Projeler Satış Ekibimizden, Satış Temsilcimiz, aynı zamanda mimarlık doktora öğrencisi olan Shalaleh ile de paylaşmak geldi. Bu yazıyı onun güzel fikirleri ve duyguları ile de çeşitlendirmek güzel olur diye düşündüm...
Shalaleh selam! :) Sende nasıl duygular uyandırıyor ilkbahar? Aynı zamanda renkler ve tasarım dünyasında nasıl gözlemliyorsun ilkbaharı?
Yenilenme ve canlılık! Bu duygular renge yansıdığında pembeler, beyazlar ve daha çok pastel tonlar geliyor aklıma… Papatyanın renkeri gibi ya da sarı, beyaz ve soft renkler. Günler uzuyor, havalar ısınıyor ve güneşi daha çok hissediyoruz. Etrafta güzel bir enerji, canlılık var. Ben 24 saat güneş olsun hiç şikâyet etmem mesela. :) Hep güneş olsa, hava kapalı olmasa hayat çok çok daha güzel olur bence.
Bence de! Benim en sevdiğim mevsimdir ilkbahar!
Evet, daha çok baharın ortaları, havanın iyice ısınıncaki halini çok seviyorum.
Tasarım dünyasında da gözlemlediğim kadarıyla, havanın sıcaklığından olabilir, renklerin en çok açık veya canlı tonları tercih ediliyor. Kışın daha kahvemsi daha koyu renkler örneğin griler tercih edilirken, baharda daha cıvıl cıvıl renkler, çiçekli desenler akla ilk geliyor… Kıyafette de bu böyle, içmimaride de veya mimaride de…
Bizim gibi baharı seven, banyosunu veya diğer mekânlarını tasarlarken hayatdolu renkler görmek isteyen ve yenilik seven müşterilerimiz için Miro’da neler var onlardan bahsedelim biraz da…
FINISHPLUS
Örneğin en en başta benim aklıma FinishPlus yüzeyler geliyor. Nedir bu FinishPlus? Diye soranlar için: FinishPlus, Hansgrohe’nin armatürlerinde sunduğu 5 farklı yüzey kaplama rengidir. Hansgrohe şöyle söylüyor: En popüler armatür serilerinden ikisiyle (Metropol ve Talis E) şimdi banyonuza özel bir anlam vermek için krom ve beş yeni yüzey tasarımı arasında seçim yapabilirsiniz: Mat siyah, mat beyaz, mat bronz, parlak altın optik, mat siyah krom.
Bu neden heyecan verici? Çünkü yıllardır renkli ürün ihtiyacımızı ve talepleri Axor markası ile gidermeye çalışıyorduk. Bu markanın sunduğu ürünlerin kalitesi ve tasarımı tartışmasız muhteşem, fakat fiyatlarda sunduğu az çeşit ve üretim süresindeki uzunluk sebebiyle ürünleri çok tercih edemez durumdaydık. Şimdi Hansgrohe bu sorunların ikisini de ortadan kaldırıp, kalite ve tasarım özelliklerini de kaybetmeden bu ürünleri üretiyor. Bu güzel bir gelişme.
Hansgrohe FinishPlus: Parlak Altın Optik - Küvet için duş sistemi, lavabo bataryası, duş kolonu ve tamamlayıcı ürünler...
Bence altın ve bronz her markada var olan renkler. Bu yüzden çok özel değillermiş gibi geliyor artık... Ama beyaz ve siyah renkleri bulmak çok daha zordur. Uygun fiyatları ve kalitesi bir yana, Hansgrohe’nin benim gözümde en güçlü özelliği siyah ve beyaz yüzey seçenekleri sunmasıdır. Yıllardır Axor renkli ürünler üretmesine rağmen mat siyah ve beyazı üretmiyordu. Özellikle beyazı Hansgrohe ile tanıdım ve bana çok farklı geldi. Çok yumuşak ve uyumlu havası ile beni çok etkiledi. Uyumlu çünkü isterseniz kullandığınız yerde bahar temasını da yakalayabilirsiniz, kış temasını da. İsterseniz papatya beyazı, isterseniz kar beyazı. :) FinishPlus’ın en büyük başarısı mat beyaz oldu bence.
Armatürde sunulan bu renkleri vitrifiyede sunulan renklerle birleştirince de çok hoş sonuçlar elde edebiliyoruz. Örneğin beyaz bir lavabo bataryası ile mat somon bir lavabonun birleşimi çok sevimli bir çift olur. Bu tarz kombinler sanat yapmak gibi, sergi gibi... Dediğim gibi ben armatürde beyazı çok sevdim. Banyonun çiçeği gibi, bir heykel gibi duruşu onu benim gözümde çok özel yapıyor.
Hansgrohe FinishPlus: Mat Beyaz
RENKLİ LAVABOLAR VE KLOZETLER
Evet, çok güzel bir anlatım… Farklı renkte boyalarının olması gibi :) Bocchi de vitrifiyede renk sunmak konusunda çok başarılı bir marka… Çok fazla ve güzel seçenekler var ve bunlar dediğin gibi banyoda kullanılan diğer ürünlerle birleştiğinde çok güzel sonuçar verebiliyor. Bayağı heyecan verici seçenekler bunlar diye düşünüyorum hem kullanıcı yani müşteri hem de tasarımcı için… Bir de çok güzel bir haber vereyim. Ceramica Flaminia isimli bir marka ile çalışmaya başladık. Bu markanın da renkli lavaboları çok yakında stoklarımıza giriyor... Vitrifiyede pastel tonlarda muhteşem renkler sunan İtalyan bir firma.
Bocchi Vessel çanak lavabo ve Etna asma klozet
Ceramica Flaminia Flag ve Bonola monoblok, App çanak lavabolar...
SERAMİK VEYA PORSELEN SERAMİKLER
Seramik dediğimizde de milyonlarca çeşidin içinde, bahar deyince benim aklıma gelen ilk seri Aparici’nin Altea’sı oldu. Bu tarz seramikleri nasıl kullanabileceğimiz ile ilgili de güzel mekân önerileri var Aparici’nin.
Aparici - Altea
Aparici zaten başka bir dünya. Piemme ve Florim de çok kaliteli çok güzel ürünler üretiyor ama Aparici başka bir seviye. Kıyaslanamaz aslında, elma ve portokal gibi. Aparici özel bir marka… Özellikle farklı birşeyler arayanlar için… Senin bahsettiğin seramik benim tarzım olmasa da ne kadar güzel ve özel olduğunu farkediyorum ve anlayabiliyorum. Tam bahar renklerini taşıyan bir seri Altea. Bir seri daha var, Luxor, orada da mesela siyah da olsa çiçekler ve turuncu renklerin mermerin üzerinde kendini gösterişi çok özel bir detay: Alışılmışın ötesinde ince bir dokunuş.
Peki, Shalaleh’in baharı yansıtan hayali bir banyosu var diyelim. Bu banyoda neler var?
Zeminde Aparici’nin Magma serisinin beyaz seramiği ve duvarlarda duşun içinde pembe tonları veya çiçekli bir seramik geldi gözümün önüne... Mutlaka Güney’e bakan bir camı olsun. Bir mekân en güzel ışığı oradan alabilir...
Aparici - Magma
Aparici - Crayons
DUVAR KAĞITLARI
İlkbaharı bütün yönleriyle anlatabilen bir diğer malzeme de güzeller güzeli duvar kâğıtları. Benim yine aklıma çiçekli desenler geliyor. Yeni bir kartela geliyor yakında mesela... Hemen aşağıda paylaşıyorum. Caselio, Green Life koleksiyonu, bu doğal renge, yani yeşile, «yavaş yaşam» hareketine ve ekolojiye bir övgü olarak tasarlanmış ve üretilmiş bir koleksiyon...
Caselio - Green Life
Tuvalette bile kullanımını çok sevdiğim bir malzemedir. Duvar kâğıdı bir konuk tuvaletini bambaşka bir havaya büründürebilen sihirli bir malzeme bence. Neden tuvalette bile dedim, çünkü tuvalet ve banyolarımız da evimizin diğer alanları gibi bir yer aslında. Orası da evimizin bir parçası ve özen gösterilmeyi hak eden bir mekân.
Ben şahsen şık ve lüks mekânları çok beğenirim… Buradan yola çıkarak anlatmak istediğim bir şey var… Eskiden şık bir mekân istediğimizde siyah olmalı algısı vardı. Veya koyu renkler akla gelirdi ama artık öyle değil. Açık ve cıvıl cıvıl renklerle de şık bir etki yaratılabilir. Örneğin beyaz, bronz ve pembenin karışımı ile hem şık hem de tatlı bir ortam yaratılabilir. Özellikle pembe ve bronzun çok yakıştığını düşünüyorum.
FLORIM, CERIM'İN CRAYON PORSELEN SERAMİKLERİ
Buradan tekrar seramiğe sıçrayacağım ama Florim’in Crayon serisi de çok güzel bir malzeme. Sunduğu renkler ve ebatlar ile bahsettiğim tür bir sade ve lüks mekân yaratılabilir. Bu üründen bahsetmeden bu sohbeti bitirmek olmazdı.
Florim - Crayons of Cerim
Florim - Crayons of Cerim
Evet evet! Düz boya gibi duran bu seramik bence de çok iyi düşünülmüş ve eminim konu temizliğe de geldiğinde de çok pratik temizlenebilen bir malzeme. Basit gibi görünen ama özel bir ürün.
MALZEMELER VE MEKÂN
Tüm bu bahsettiğimiz malzemeler, kişinin ve/ya tasarımcının kendini ifade etme tarzı ve ihtiyacının verdiği yön ile bir bütünde buluşuyor, yani mekânda bir araya geliyor. Bu malzemeleri doğru kullanmak ve bir araya getirmek tasarım işine soyunan herkes için zor ama keyifli bir iş diye düşünüyorum.
Az önce de konuştuğumuz gibi, beyaz bir lavabo bataryası bir banyonun beyaz çiçeği, papatyası gibidir demiştik ya… Tasarımcılar olarak bu çiçeği görebildiğimiz gibi, nereye ekeceğimizi ve ne kadar sulayacağımızı da bilmeliyiz diye düşünüyorum… Bu şekilde bakınca iş zorlaşıyor fakat işin özü ve keyfi de burada aslında :)
Bu konuda ve yazıda bana eşlik ettiğin için çok teşekkürler Shalaleh! Başka bir sohbette yine buluşmak üzere.
Yukarıda okumuş olduğunuz sohbetimizden umarım en az bizim kadar keyif almışsınızdır.
Öğrenmek istediğiniz, merak ettiğiniz konuları bize sosyal medya hesaplarımız veya aşağıdaki iletişim bilgilerimizden iletebilirsiniz. Size cevap vermekten büyük mutluluk duyarız.
0392 223 87 82 | 0533 820 27 56 | info@mirodesignroom.com
Sohbete katkı koyan ve güzelleştiren: Shalaleh Azar
Miro Designroom, Bireysel Projeler Satış Temsilcisi
Hazırlayan ve düzenleyen: Jasmine Dinand
Miro Designroom, Pazarlama Yöneticisi ve Satınalma Sorumlusu
Son zamanlarda (bana göre) "görsellik" ve "dış görünüş" gittikçe daha öne çıkıyor. İçsellik ve her tür "iç" ise giderek kayboluyor, sönüyor veya gölgede kalıyor... Yazınız, (yine kendi adıma konuşacak olursam) aradığım ve özlediğim işte de olsa, yaşamımızın "iç" boyutuna dokunarak bana ümit verdi ve "bahar tadında" çok güzel hissettirdi. Dilinize, yüreğinize ve emeğinize sağlık...